30 Aralık 2011 Cuma

Wordpress.com Bloga Flash Eklemek (embed code, groveshark player.. gibi)

Günümün en popüler blog aracı kuşkusuz ki Wordpress. Kendi host'unuza kurduğunuz bir wordpress CMS'yi ise istediğiniz gibi esneterek kullanmanız mümkün. Ancak, wordpress.com eklenebilir HTLM kodlar için kısıtlar getirmiş durumda. Başka sitelerden alınan embed kodları, javascript kodlarını wordpress.com üzerine kuracağınız blog sitenizde çalıştıramıyorsunuz. Kısıtlarla ilgili bilgiye buradan ulaşabilirsiniz --> http://en.support.wordpress.com/code/

Youtube, Google Video gibi siteler güvenilir sayıldığından, bu sitelere ait embedded kodları sitenize eklediğinizde; wordpress sizin için bu linkleri düzenliyor. Ancak bir groveshark listenizi, player'inizi eklemeniz doğrudan mümkün olmuyor.

Peki wordpress.com üzerine flash eklentileri nasıl eklenir?

Bu işlem için wordpress'in desteklediği gigya shortcode'unu kullanacağız. Gigya, wordpress.com için bir flash tag'i olarak düşünülebilir.

Gigya kullanımı:

[gigya src=".swf uzantılı flash dosyası buraya" width="250" height="40" wmode="window" allowScriptAccess="always" flashvars="değişkenler buraya" ]

Yukarıdaki kod, bir gigya kod şablonudur. Flash'ı eklemek istediğiniz yere bu kodu ekleyerek flash dosyanızın (video, groveshark player... flash tabanlı herhangibir şey) görüntülenmesini sağlayabilirsiniz.

28 Kasım 2011 Pazartesi

Bir uygulamanın ikinci açılışında daha hızlı açılmasını sağlayan nedir?

Bilgisayarda bir uygulamanın ilk açılışında nefret verdirecek kadar yavaş, diğer açılmalarında da hızlı açıldığını fark etmişsinizdir. Buna göre
  1. Daha önce hiç açılmamış (bilgisayara kurulduktan sonra 1 kere bile çalıştırılmamış) uygulamalar en yavaş.
  2. Daha önceden açılmış ancak bilgisayar yeniden başlatıldıktan sonra ilk defa çalıştırılacak uygulamalar orta yavaşlıkta
  3. Bilgisayar açıkken açılıp kapatılmış uygulamalar yeniden açılırken hızlı,
  4. Zaten çalışan bir uygulamadan bir tane daha açtığımızda oldukça hızlı açılmaktadır.
Peki bunun nedeni nedir? Neden bir uygulamayı ilk açtığımızda beklemek zorundayız?
Bunun birçok sebebi vardır. Ancak belli başlı olanları yazacak olursak :

1.Durum için (Bilgisayara kurulduktan sonra bir kere bile çalıştırılmamış uygulama) :
Birçok uygulamanın en son ne yaptığı, hangi kullanıcılara hangi hizmetleri verdiği, kullanıcıların hangi ayarları yaptığı... gibi durumları tutan verilere ihtiyacı vardır. Bu program daha önce bir kez olsun çalıştırılmamışsa henüz var olmayan bu ayar dosyalarını yaratması, işletim sistemiyle bağlantısını kurması, internete bağlanması gerekiyorsa işletim sistemine bunu belirterek kullanıcıdan izin istemesi.. gerekmektedir. Yapılan bu ilklemeler ve izinler yüzünden daha önce hiç açılmamış bir uygulama oldukça geç açılmaktadır.

2.Durum için (Bilgisayar yeniden başlatıldıktan sonra ilk defa çalışacak uygulama) :
Bir programı açtıktan sonra beklememizi gerektiren işlemler, bu durumdaki işlemlerdir. Bir uygulamayı ilk defa çalıştırıldığında, yapılacak tüm işlemler harddisk üzerinden gerçekleştirilir. Çünkü bu uygulama bilgisayar açıldığından beri hiç çalıştırılmamıştır ve tüm yükleme işlemlerini harddisk üzerinden gerçekleştirmesi gerekmektedir. Bu yükleme işlemlerinin de birçok türü vardır. Ancak başlıcaları şunlardır :
  • Registery üzerinden programa ait verilerin kontrol edilmesi
  • Programa ait klasörler taranarak, programa ait ayar dosyalarının kontrolü
  • Programın kullandığı frameworklerin yüklenmesi (.NET framework, Java framewokü, özel frameworkler...) ve derlenmesi
  • Uygulamanın RAM üzerine yüklenmesi ...
Burada açılmaya yük bindiren iki etmense harddisk üzerinden yapılan okuma işlemleri ve frameworklerin derlenmesi işlemidir.
Harddisk işlemleri zaman alır, çünkü harddisk bilgisayarın en yavaş parçasıdır. İşlemci ne kadar hızlı olursa olsun, verinin alınma hızı harddiskin hızına bağlıdır.
Framework işlemleri zaman alır, çünkü hem harddiskten okuma hem de derleme gerektirir. Derleme işlemleri ne diyenlere :
-- Günümüz uygulamalarının çoğu ya üst düzey dillerle(C#, Java..) yazılmıştır, ya da üst düzey dillerle yazılmış başka uygulamaları,kütüphaneleri kullanmaktadır. Bu üst düzey dillerle yapılan uygulamalar, kütüphaneler ise yazıldıkları anda makine diline çevrilmez, ara bir dil şeklinde (Intermediate Language) tutulurlar. Bilgisayarın bu uygulamaları anlayabilmesi için, önce bunları kendi anlayabileceği 0-1 şekline çevirmesi gerekir. Bu işleme ise derleme (compile) denir. (Bkz: .Net için : CLR, Java için : JVM)

Bunun yanında, bu uygulamanın kullandığı kütüphanelerin daha önceden başka uygulamalar tarafından kullanılmış olması, daha önceden bir derleme işlemini gerektireceğinden, kısmen de olsa uygulamanın daha hızlı açılmasını sağlar.

3.Durum için (Bilgisayar açıkken daha önce kullanılmış bir uygulamanın yeniden açılması) :
  • Bir uygulama daha önceden açıldığında, birçok işlem daha hızlı gerçekleşir çünkü, daha önceden derlenmiş uygulama sistem dosya önbelleğinde (file system cache) zaten vardır. Doğrudan bu kullanılabilir. Eğer yoksa, yeniden derleme yapılır. 
  • Bunun yanında bazı uygulamalar daha hızlı açılmak amacıyla, açılışları sırasında sisteme ajan yazılımlar bırakırlar ve bu sayede ikinci ve sonraki seferlerde daha hızlı açılırlar.
  • İşletim sisteminin tüm kontrolleri yeniden yapmasına gerek kalmaz, çünkü bir önceki seferde bu kontroller zaten yapılmıştır.
4.Durum için (Zaten çalışan bir programdan bir tane daha açmak):
En hızlı yöntemin bu olacağı aşikardır. Birçok kontrol yapılmaz, derleme yapılmaz,ram üzerine aktarılacak veri sayısı oldukça azdır..

8 Kasım 2011 Salı

İnternetteki her adımınız takip mi ediliyor?

:: Görsel ::
powsley.blogspot.com/
Hemen söyleyeyim : Evet. Bunun bir çok çeşidi var. Bazıları sosyal sitelere koyduğunuz veriler yüzünden -ki ne seviyede takip edileceği bu durumda kişiler tarafından belirlenebilir-, diğeri ise bir siteye girer girmez hakkınızda alınan bilgiler. Peki nasıl?

1 - Kişinin kendi isteğiyle verdiği veriler: Kişisel bloglar, sosyal sitelerde paylaşılanlar, foursquare'de paylaşılan konum bilgisi,  facebook beğenileri, twitter twitleri bu sınıfa ayrılabilir. Bu verilerin kimler tarafından görülebileceğine izin verebildiğiniz için, sizin istediğiniz kadar takibe alınabilirsiniz. Örneğin facebook raklamları. Herhangibir siteye giderek beğen'e tıkladığınızda, bu sitede yapmış olduğunuz beğeni başkaları tarafından görülebilir hale gelmektedir. Başka bir arkadaşınız bu siteye girdiğinde facebook şöyle diyecektir : "X arkadaşın ve Y kadar kişi bu siteyi beğendi, sen de beğencen mi?" Eğer bu şekilde izlenmek istemiyorsanız, bu ayarları değiştirebilirsiniz.
  • Facebook için : http://www.facebook.com/settings?tab=ads
  • Google+ için : https://plus.google.com/+1/personalization
2 - İstek dışı izlenmelerimiz : 1. izlenme şeklinin bizim isteğimiz ve bilgimiz dahilinde olduğunu söylemiştik. Yani, biz bir siteye gidip +1, beğen veya paylaş butonlarından birine basmadıkça internetteki gezinmemiz gizli kalacaktı. Peki gerçekten öyle mi? Sadece tıkladığımız sürece mi izleniyoruz? Tabii ki hayır. Facebook, Google, Twitter... gibi siteler, diğer siteler için ücretsiz hizmetler sağlıyor. +1, beğen, facebook yorum, follow on twitter.. gibi hizmetler bunlar. Bu hizmetlerse girilen siteden değil de bu büyük siteler üzerinden çalıştığından, internette gizli bir dolaşma zor hale geliyor? Mesela hangi hizmetler bizi takip ediyor? :
  • Google plus, google adsense, google analytics
  • Facebook beğen, Facebook yorum,
  • Twitter follow
Peki nasıl?
Büyük sitelere X, küçük sitelere Y diyelim. X sitesi Y sitesine kullansın diye bir kod veriyor. Diyor ki : al bu kodu sitenin bir yerine yapıştır, ben de sana Z hizmetini sağlayayım. Y sitesi de bu güzelim hizmeti kaçırmamak için hemen kabul ediyor tabii.

Oysa X sitesi, kendi sitesi üzerinde çalışan bir JavaScript, veya kendi sitesi üzerinden çalışan bir <iframe> kodu vermiş oluyor. Bu durumda, X sitesi Y sitesine kaç kişinin geldiğini, nereden geldiğini, kim olduğunu biliyor.

Kaç kişi geldiği, nereden geldiği tamam da, kim olduğunu nereden bilsin yahu?
Şöyle : Siz internet kullanıcısı olarak Y sitesine giriyorsunuz. Ancak 5 dk önce X sitesinde bulunduğunuzdan, ve henüz çıkış yapmadığınızdan cookie, session bilgileriniz X sitesinin elinde oluyor. X sitesi de Y sitesine verdiği kodları kendi üzerinden çalıştırdığından, siz Y sitesinde geziyorum diye düşünürken, X sitesi tarafından izleniyorsunuz.

Üstelik sadece girdiğiniz site değil, o sitede hangi sayfalara girdiğiniz, sayfada kaç dakika durduğunuz, o sayfaya nereden geldiğinize kadar tüm bilgilerinize erişilebiliyor.

Nasıl engellerim?
Basit. Facebook, Google, Twitter gibi sitelerde işinizi bitirdikten sonra logout(çıkış) butonuna basarak. Yani, siz X sitesinden çıkış yapmadığınız sürece ve Y sitesi X sitesinin hizmetini kullandığı sürece internetteki tüm hareketinizin izlenmesi kaçınılmaz.

25 Ekim 2011 Salı

Thunderbird yükleme hatası [Authentication Error]

Eğer indirdiğiniz Mozilla Thunderbird'ü yüklerken şu hatayı alıyorsanız:
Run as
You may not have the neccessary permission to use all the features of the program you are about to run. You may run this program as different user or continue to run the program as the current user. 

Şu adımları uygulayabilirsiniz :
  • Gördüğünüz ekranda administrator kullanıcı adınızı ve şifrenizi girebilirsiniz.
  • On an açık olan kullanıcının yetkisini administrator seviyesine çıkararak current user diyebilirsiniz.
  • Yükleme için kullandığınız Thunderbird Setup X.X.exe dosyasına sağ tıklayarak yönetici olarak çalıştır (Run as Administrator) diyebiliriniz. 
Tüm adımlar Thunderbird yükleyicisinin açılmasını sağlayacaktır. En kolayı 3. yol gibi görünüyor, ama seçim sizin.

25 Ağustos 2011 Perşembe

Kişiye Özel Google Reklamları

AdSense, AdTech, Clicksor gibi reklam hizmetleri web sitesi sahipleri, blog yazarları tarafından az çok bilinen hizmetler. Reklam gösterimine değil, tıklama başına para ödediğiniz bu reklamlar, reklamcılıkta devrim olarak görülmüştü.

Bu hizmetlerden en büyüğü olan Google AdSense üzerinden örnek verecek olursak :
- Site sahibi vereceği reklamda sitesinin içeriğini, anahtar kelimelerini, hangi kelime ile reklamlarda olacağını AdWords hizmetine verir.
- Reklamı yayınlayacak site sahibi de hangi kriterlere uygun reklamları kendi sitesinde yayınlayacağını AdSense'e bildir.
- Reklam veren ve alan arasında bulunan Google, belli bir komisyon karşılığında taraflar arasında reklam, para alış verişi sağlar.

Peki şimdiki sistemin farkı ne?

Taraflar hala kelimelere göre reklamlarını veriyor. Ancak, tamamen olmasa da reklamlarda bir kişiselleşme söz konusu.

Peki nasıl?

Eskiden tamamı reklam alanın kelimelerine göre şekillenen reklamlar, artık siteyi ziyaret eden kişinin web geçmişine göre sıralanıyor. Google aramaları, google+ üzerinden paylaşılanlar, Google+ üzerinden takip edilen kişilerin paylaşımları, Google profili üzerinde bulunan bağlantılar,(Örneğin google profile ile friendfeed hesabınız bağlıysa, friendfeed üzerinden yaptığınız bir paylaşımdaki içerik)... yani, Google'ın sizin hakkınızda bilebileceği her şey şize reklam olarak dönüyor.

Reklamları kişisel olarak alabilmeniz için gereken şey; google hizmetlerini (Google aramaları, google+, gmail...) az çok  kullanıyor olmanız, bunun yanında bir sitede dolaşıyorken google hizmetleri üzerinde "Oturumu Kapat" dememiş olmanız yeterli. (Google hesapları üzerinde açık bir session dan bahsediyorum.)

İyi bir şey mi? Kötü bir şey mi?

İnternet kullanıcıları için de, reklamı alan veya veren site sahipleri için de, google için de güzel bir şey. İşinize yaramayacak hiçbir reklamı görmemek kadar güzel bir şey olabilir mi? :) Örneğin, bundan sonra islami evlilik sitesi reklamı görmeyecek olmak beni sevindiriyor.

Google bu konuda henüz resmi bir açıklama yapmadığından ve algoritma büyük ihtimalle tam oturmadığından veya kişilere ait henüz çok iyi veri toplanamadığından (düşündüm de daha çoook sebebi olabilir) sistemde küçük ilginçlikler, gıcıklıklar var. Son 2 ay boyunca aramalarım programlama dilleri, hosting firmaları, programlama gibi bilgisayarla ilgili konulardan olduğundan, her sitede (edebi, sanat, müzik) yoğun şekilde webmaster, hosting, CMS reklamları görüyorum.

Eğer web üzerinde gizli işlerini yoksa, kötü bir yani da yok bana göre. Alan memnun, satan memnun.



17 Ağustos 2011 Çarşamba

Ücretsiz Mail Sağlayıcıları

 Sosyal ağlar her ne kadar yaşammızın içine işlese de, online iletişimin önemli ve resmi kısmını hala e-mail oluşturuyor. Herkesin kendine ait e-mail sunucuları olamayacağından veya sunucu, hizmet kiralamak istemeyen kullanıcılar için ücretsiz mail sağlayıcıları olabildiğince açıklayıcı şekilde yazmaya çalıştım. Eminim ki birçoğumuz GMail, Hotmail, Yahoo! Mail gibi servisleri kullanıyoruzdur. Bunların dışındaki servisler de aşağıda listelenmiştir.

1 - GMail
Günümüzde en dengeli çalışan mail sağlayıcı Google'a ait olan GMail denebilir. GMail'e davetiyeyle doğrudan, gmail.com üzerinden ise SMS doğrulamasıyla kayıt yapılabiliyor.

GMail'in en güzel yanlarından biri tüm diğer Google servisleriyle entegre olarak çalışabilmesi. Yani GMail hesabınızı kullanarak giriş yaptığınızda, diğer tüm Google hizmetlerine de giriş yapmış oluyorsunuz. Google Buzz güncellemelerini GMail üzerinden yapabilir, GTalk'ı mail hesabınız üzerinden kullanarak arkadaşlarınızlar muhabbet edebilirsiniz.

GMail'in ne gibi özellikleri var?
  • 8GB mail hafızası
  • 20Mb'a kadar dosya eki hakkı (alma ve gönderme)
  • POP / IMAP desteği
  • Çoklu dil desteği
  • Spam filtresi
  • Anlık mesajlaşma / Video görüşmesi

1 Ağustos 2011 Pazartesi

Karoshi - Ölmek için çalışmak

Çok çalışmaya bağlı ölümlerin Japonya'daki ismiymiş Karoshi. Oyun olan Karoshi'deki amacımız da, takım elbiseli adamımızı öldürmek.

Aksiyondan daha çok düşünmeyi gerektiren bir oyun.

Tam çözümünü yazınca zevki kaçacak. O yüzden diyeceğim tek şey oynayın :

Karoshi : http://www.venbrux.com/karoshi/karoshi.zip
Karoshi 2.0 : http://www.venbrux.com/karoshi2/Karoshi%202.0.zip

22 Temmuz 2011 Cuma

Gran Turismo 4'te drift keyfi

Real Driving Sumilatör olarak geçen yarış oyunları, bitirilmesi zor, oynaması zevkli oyunlar olsa gerek. Piyasada çok da fazla olmasa da bulabileceğiniz bu oyunların en ünlüsü, şüphesiz ki Gran Turismo serisi.

İçinde 700'den fazla araç da bulundursa, 70den fazla yol da bulundursa Gran Turismo'nun kariyer modu da, tıpkı diğer oyunlar gibi bitiveriyor. (araç sayısı Gran Turismo 5'te 1000 den fazla). Oyun bitince de, insan ister istemez alternatif işlere başlıyor.

İşte bu gün, neredeyse 2 yıl önce bitirdiğim oyunun savegame'ini yeniden yükleyerek, oyunda normal yarışmayı bırakarak kaydırmalar yapmaya başladım. Güzel bir logitech direksiyon setim olmadığından gamepad ile daha da zor olan drift, 12-13 saatlik uğraşlar sonunda yapılabilir hale geliyormuş.

4 Temmuz 2011 Pazartesi

Online oyun bağımlılığı ve çocuklar

    Oyun, TDK sözlüğünde "Vakit geçirmeye yarayan, belli kuralları olan eğlence" olarak geçiyor. Yakın döneme kadar da tanımın bu maddesi doğruluğunu koruyordu. 80'li yıllarla gelen video oyunlar bu tanımı delmeye başlarken, 2000'li yıllarda hayatımıza internetle beraber işleyen online oyunlar tanımı tamamen darmadağın ediyor. Online oyunlar vakit geçirmekten çok, yaşamın bir parçası olmaya başlamış durumda.

    96 yılında eve alınan 400Mb harddiski olan, Windows 3.1 bilgisayarda yapmayı ilk öğrendiğim şey oyunları açmak olmuştu. Okumayı yazmayı bilmememe rağmen DOS komutları girerek 3.5" diskler içinde eve getirdiğim oyunları açabiliyordum.

    O dönemde bir oyuna bağlandığınızda başınıza gelen tek şey, muhtemelen asosyal biri olmaktı. Ayrıca biten bir oyunun ardından, oyunu yeniden oynamak nadir görülen bir şeydi.

27 Haziran 2011 Pazartesi

eRepublik : Ülkeyi kurtarmak ve kaybetmek

Haydi gelin, ülkeyi kurtarıyoruz.

Erepublik, Dünya haritası üzerinde gerçek ülke isimleriyle oynanan mmorpg oyunlarından biri. An itibarı ile eTürkiye'yi oluşturan 11,185 kişi var. Ve bu kişiler sabah akşam ülkemiz için savaşıyor, ülke sınırlarını genişletmek için maddi manevi ellerinden gelen her şeyi yapıyor. Peki nasıl?

Ceplerindeki paraları cephede daha iyi çarpışabilmek için oyunun Amerikan yapımcılarına göndererek, en değerli vakitlerinde cephede bulunup, her altı saatte bir olmak üzere günde dört kez bilgisayarın başına geçerek. Ülkemin verimli topraklarında grain, food yetiştirerek; weaponaryde ürettiği silahlardan çıkan mermilerle düşmanı vurarak.


Ey eRepublik oyuncusu 11,185 kişi. Madem bu kadar çok seviyorsun ülkeni, önce düşün.

(Oynamak yerine daha güzel işleri yapabileceğinizi söylemeye çalıştığım site : erepublik.com)

28 Mayıs 2011 Cumartesi

Firefox'ta Adres çubuğunu kullanarak arama yapmak

Bir mozilla firefox kullanıcısıysanız ve arama çubuğunu kullanamdan internette arama yapmak istiyorsanız veya yanlış girdiğiniz bir site için boş bir sayfa açılması yerine arama yapılmasını istiyorsanız, bu işinize yarayacak bir şey olacaktır.

14 Mayıs 2011 Cumartesi

Plancast | Etkinlikleri internetten bulun, Aktivitelerinizi paylaşın

Plancast, etkinliklerin bölge bölge, kişiye ve sevdiği şeylere göre tutulduğu yeni bir social network sitesi. Açıkçası, uzun zamandır benzer bir site projesi üzerine yoğunlaştığımdan böyle bir sitenin var olması fazlasıyla içime oturdu. Ancak bu durum bu siteden faydalanmayacağım anlamına gelmiyor. Aynısını ben de düşündüğümden diyorum ki : "Aferin len, iyi site olmuş".

Siteye facebook ve twitter hesabıyla login olabilir veya eski usül mail ardesinizi vererek kısacık sürede kayıt olabilirsiniz. Şu an her isteyeni üye olarak alıyorlar. İşin en güzel yanıysa, henüz az sayıda alan alındığından kendi adınızla bir username bile oluşturabiliyorsunuz.

Peki sistem nasıl çalışıyor? Facebook üzerindeki event(etkinlik) kavramını bilmeyen kimsenin olmadığını varsayarsam, bu siteyi, bu etkinliklerin herkese açık versiyonu olarak tanımlayabiliriz.

İyi de, neden facebook varken bu siteyi kullanayım? İşte cevabı:

8 Mayıs 2011 Pazar

Knights & Merchants | Eskilerden, super RTS

Yıllanmış oyunlar hızla abandonware oluyor. Knight and Merchants da, bu oyunlar arasında yerini almış durumda. Age of Empires'ın birinci oyunuyla aynı zamanlarda piyasaya sürüldü diyebiliriz. Dönemi için güzel grafikleri olsa da, günümüzün yeni çocuklarının eline verseniz oyundan saymayacağı grafikleri var Knights and Merchants'ın.

Buna rağmen, tam çocukluk dönemime gelmesinden benim için farklı bir etkisi var Knights and Merchants'ın.O zaman elimde bulunan demo versiyonunu defalarca oynamış, 9 yaşındayken İngilizce öğrenmeye çabalamıştım bu oyun için.

Knights and Merchants, döneminde çıkan rtslere, hatta bu dönemde çıkan rtslere göre oldukça fazla detay içeriyor. Stronghold'dan bile fazla diyebilirim.

Örneğin, bir silah için şu adımlardan geçiyorsunuz

7 Mayıs 2011 Cumartesi

Abandonware nedir? Eskimiş klasik oyunlar

Belli sebepler dolayısıyla copyright'ını kaybetmiş, veya piyasaya gireli çok uzun zaman olmuş yazılımların düştüğü konuma abandonware denir. Satıcı-dağıtıcı firma bu yazılımı dağıtmak zorunda değildir, ancak abandonware olmuş bir yazılımı istediğiniz gibi kullanabilirsiniz. Hatta, bir şekilde kaynağına erişirseniz, istediğiniz gibi değiştirdiğnizde kimse bir şey diyemez. Yani, tam anlamıyla : ortalık malı olmuş yazılımlar diyebiliriz abandonware yazılımlar için.

Abandonware'in de kendi içinde dallanmaları var. kısmi copyright abandonware, shareware abandonware, Open source abandonware...

Ayrıntılı bilgi için : http://en.wikipedia.org/wiki/Abandonware

Neyse, gelelim beni ilgilendiren kısmı olan, abandonware olmuş oyunlara ve bu oyunları nereden bulabileceğinize:

5 Mayıs 2011 Perşembe

Rockstar Classics : Free Download Series | Grand Theft Auto (GTA) 1,2

İnternet kafede GTAIII ü oynadığım zamanları hatılıyorum da.. Vay anassını demiştim. Tam hayal ettiğim tarzda bir oyun. Arabalar var, ve sen arabadan inip istediğin gibi gezebiliyorsun. İstediğine sataş, döv.. falan felan. Tabi o sıralar 11 yaşında felanım. O oyunun önceki serilerinin olduğu ve benim aslında onları da oynadığım hiç aklıma gelmiyor. 14-15 yaşlarına gelince dank ediyor insanın aklına. Diyorsun ki.. ahanda ben bu oyunun birincisini, ikincisini de oynamıştım.

O dönemlerde Rockstar bu oyunları ücretsiz olarak piyasaya sürmediğinden, mecburen warez bulup indiriyorduk. Şimdiyse tamamen beleş.(Şimdi dediğim 2 yıldan fazla süredir)..

İndirebileceğiniz Rockstar klasiği oyunlar :
Grand Theft Auto 1 (GTA1)
Wild Metal
Grand Theft Auto 2 (GTA2)

Bu da link : http://www.rockstargames.com/classics
Yapmanız gerekense, istediğiniz Rockstar oyunu üzerine tıklamak. Aşağıdaki formu doldurduğunuzda e-mailinize indirme linki gönderilecek. Bu linki kullanarak oyununuzu indirebilirsiniz. Oley!

26 Mart 2011 Cumartesi

Sitenizi Tüm Web Tarayıcılarında Online Test Edin | Online çapraz tarayıcı testleri

Sitenin tarayıcılarda testi, web tasarımı yapanların en büyük dertlerindendir. İlk sürümünün yayınlanmasının üzerinden neredeyse 10 yıl geçmesine rağmen hala IE6 kullanabilen bir toplum olduğumuz düşünülürse, bilgisayarınızda birsürü browser (web tarayıcısı) bulundurmanız gereklilik gibi bir şey. Peki nedir bu dertten kurtulmanın yolu?

Aşağıda  tanıtmaya çalıştığım iki site ile, web sitenizi çoğu popüler tarayıcıda aynı anda görüntüleme şansı  bulabilirsiniz. Bu orada bu olaya Cross-Browser testing deniyormuş. Her neyse :

19 Mart 2011 Cumartesi

Hosts dosyası ile reklamları engelleme, güvenli bir internete kavuşma

Engellenen internet sayesinde koskoca bir millet bilgisayar uzmanı oldu denebilir. Bizim kadar iyi DNS bilgisinden, Windows altındaki hosts dosyalarından anlayan var mıdır?, gerçekten merak ediyorum.

Hosts dosyasını engelli siteleri girmek dışında bilgisayar güvenliği için de kullanabileceğimizi söylemek isterim. Nasıl engellenen siteye erişim için istediğim domaini kendi ipsine yönlendiriyorsam, burada da istemediğim siteyi kendi bilgisayarıma yönlendireceğim.

Windows 7 / Vista/ Xp için

C:\Windows\System32\drivers\etc klasörünün altındaki host dosyasını bulabilirsiniz. Dosyanın sonunda bulunan

"127.0.0.1 localhost" kısmının altına engellemek istediğimiz sitenin domainini ve bilgisayarımızın adresini yazacağız. Tabi, bu milyonlarca siteyi tek tek yazmak ölüm olacağından, bu host dosyasını internetten indirip,C:\Windows\System32\drivers\etc klasörüne atmak daha hızlı bir çözüm.



http://www.mvps.org/winhelp2002/hosts.zip linkinden güncel reklam ve zararlı sitelerin engellendiği hosts dosyasına ulaşabilirsiniz. Tek yapmanız gereken .zip uzantılı dosyanın içindeki host dosyasını C:\Windows\System32\drivers\etc klasörü içerisine kopyalamak.

Ayrıntılı bilgi için : http://www.mvps.org/winhelp2002/hosts.htm

Hosts dosyası kullanarak engellenen sitelere erişim

Host dosyası, windows işletim sisteminde istenmeyen domainlere çıkışı engellemek, istenen belli domainlerde ise belli iplere yönlendirme yapmamızı sağlayan dosyadır. .Neden sitelerin engellendiği... konusundan hiç bahsetmeyeceğim.

Windows 7 / Vista/ Xp için

C:\Windows\System32\drivers\etc klasörünün altındaki host dosyasını bulabilirsiniz. Dosyanın sonunda bulunan

"127.0.0.1 localhost" kısmının altına ulaşmak istediğimiz sitenin domainini ve adresini yazacağız. Nasıl yazacağız? IPyi nereden bulacağız? Bir örnekle bakalım

google.com adresinin Diyarbakır mahkemesi tarafından engellendiğini varsayalım.
Yapacağımız adımlar :
  1. http://who.is adresine giriyoruz
  2. Sorgulama kısmına google.com yazıyoruz
  3. Gelen sayfanın sağ tarafında site information kısmının altında domainin gittiği ipyi görebilirsiniz. Bu ip yi host dosyasının içine yazacağız
Son durumda dosyamızın sonu şu şekli almalı :
    127.0.0.1 localhost
    74.125.224.210 google.com

    Eğer google basit bir site olsaydı, bu yeterli bir çözüm olacaktı. google'ın kullandığı birsürü domain ve ip olduundan bunları da tek tek eklememiz gerekiyor. Bunun için de yine who.is sitesini kullanacağız. Siteye girip google.com sorgusu yaptığınızda sol altta Hosts diye bir kısım da görülecektir. İşte o kısımdaki tüm domainleri de HOSTS dosyamıza eklememiz gerekmektedir. Birini ekledikten sonraki durum :

    127.0.0.1 localhost
    74.125.224.210 google.com
    74.125.53.121 pub-1770990592371276.afd.ghs.google.com

    Diğer domainlerin IP adreslerini görebilmek içinse o domainin üstüne tıklamak yeterli oldu. Yani  pub-1770990592371276.afd.ghs.google.com adresinin IP si için bu domaini yazan linki tıkladım ve 74.125.53.121 IP adresini elde ettim.

    -- İşlemleri tamamladıktan sonra Hosts dosyasını kaydedemeyebilirsiniz. Bunun için hosts dosyasını masaüstünde düzenleyip daha sonrasında C:\Windows\System32\drivers\etc klasörüne kopyalamak daha kolay olacaktır.

    14 Mart 2011 Pazartesi

    DNS Ayarlarını Değiştirme İşlemi Yaparak Engellenen Sitelere Erişim

    Blogspotun ülkemde engelli olduğu günlerde, blogspot üzerinden yayın yaparak insanların erişim engellerini DNS kullanarak nasıl aşabileceklerini söylemek çok güzel değil elbet :)

    Neden engellendi, ne kadar demokratik bir ülkede yaşıyoruz.. bunlara girmeyeceğim hiç. Doğrudan yönteme gelelim.

    Herkese açık (public) DNS (Domain Name Service) kullanarak webte dolaşmak, sadece son zamanlarda değil, genel olarak engelli sitelerde dolaşabilmenizi sağlayan bir yöntemdir. Kullandığınız DNS sizin yerinize web sitesinin ipsini bulur, siz de Türk Telekomun Name Service olaylarına takılmadan pat diye istediğiniz siteye erişirsiniz.

    13 Mart 2011 Pazar

    Herkese Açık (public), ücretsiz DNS Listesi | OpenDNS benzeri siteler

    OpenDNS, kendini kanıtlamış en büyük DNS sağlayıcılarından biri. Herkese açık olması, ücretsiz olması en önemlisi de sorunsuz çalışması OpenDNS'i bu kadar ünlü yapıyor. Peki, çok ünlü ve işini iyi yapıyorlar diye, sadece OpenDNS mi kullanmalıyız? Aşağıda OpenDNS ve benzeri birçok sitenin ip adreslerini, web sitelerini bulabilirsiniz

    7 Mart 2011 Pazartesi

    Killer bean 2.1 : Party | Cesur Kahve Çekirdeği, party | Jeff Lew | 2000

    Cesur Kahve Kekirdeği çok da iyi bir çeviri değil, biliyorum. 2000 yılında Jeff Lew tarafından oluşturulmuş bu kısa animasyon ile tanışmam yine 2000 li yıllarda bir dergi tarafından bu animasyonun verilmesiyle gerçekleşti. O sıralar güncel filmler arasında matrix vardı, bu yüzden killer bean : party, en sevdiğim animasyonlar arasındaydı. Ancak 2000 yılında 9 yaşında olmam ve izlediğim film, animasyon isimlerini pek aklımda tutmamam sebebiyle unuttum çok sevdiğim çekirdeğin ismini.

    Geçenlerde internette kahve çekirdeği ile ilgili araştırma yaparken gözüme bir şey ilişti "Cesur Kahve Çekirdeği". "Len" dedim, "ne güzel isim yapmışlar". Bir de baktım ki, filmin orjinal adı "Killer Bean : Forever". Bir anda flashback yaşadım tabi. Kafamda şimşekler çaktı felan. İşte o an, 2000 yılında izlediğim o animasyonun ismini hatırladım ve youtube da da "killer bean : party" diye aradım hemen. İşte, o yıllarda gözüme harika gelen animasyon :

    Office Programlarına Online Alternatif | Google Docs (Dökümanlar)

    Türkçe Google Dökümanlar olarak görebileceğimiz bu servis, hızlanan internet bağlantıları ve gelişen web teknolojileri sayesinde insanların ilgisini çekmeyi başarıyor. Google Docs ile yeni sunular yapabilir, yeni tablolar oluşturabilir, yeni formlar oluşturabilir veya çizimler yapabilirsiniz.

    Bir gün programlama dilleri (programming languages) dersi lalbında, diğer derslerin labının aksine not almam gerektiğini hissetim. Yanımda kalem bile olmadığından, en iyisi notepad üzerinde not alayım diye düşündüm. Ta ki, önemli yerleri vurgulayamadığım, gerekli ağaçları çizemediğim zamana kadar. Durup dururken MS-Office 2003 kullanmayı da istemediğimden, notları google docs üzerinden almaya başladım.

    5 Mart 2011 Cumartesi

    Online Music Cube | amele.fm

    İnternette saçma sapan gezerken gördüğüm bir site. amelefm.com ve amale.fm adresleri siteye ait. ".com" uzantılı olan domainin 30.01.2011 tarihinde alındığı düşünülürse, yeni bir site sanırım.

    Tasarım olarak fizy.com a benzetilmeye çalışılmış. Ancak, o kadar da oturmamış sanki. Ancak, şarkı listesinin yüklenmesinin javascript ile yapılması unutulmamış. Bu sayede şarkıyı dinlerken yeni şarkılar arayabiliyor, listeler arasında dolanabiliyorsunuz. Henüz detaylı arama seçeneği konmamış ve aramalar video paylaşım siteleri (youtube, dailymotion ...) üzerinden yapılıyor sanırım. Umarım büyüyüp güzel, kullanışlı bir site haline gelirler. Gerçi, o kadar büyümek ne işe yarar, bilinmez :) Özgür bir ülkede yaşıyoruz ya...

    Link : amele.fm

    27 Şubat 2011 Pazar

    Pardus GRUB düzenlemesi | Pardus kullanarak bilgisayarın açılışını düzenleyin

    Bilgisayarınıza Pardus 2011 kurduktan sonra, bilgisayarınızda birden çok işletim sistemi varsa, bu sistemler arasında seçim yapmak için bilgisayarınız ilk açılışta GRUB yükleyicisini çalıştıracaktır.

    İşletim sistemlerinin sırasını değiştirmek, öntanımlı olarak istediğiniz sistemin açılmasını sağlamak, yeni işletim sistemlerini GRUB'a eklemek için Pardus altında kök dizin/boot/grub klasörü içinde grub.conf dosyasını değiştirebilirsiniz.

    Yapacağınız değişiklikler sistem dosyaları üzerinde olacağından, dosyayı konsol üzerinden su komutuyla açmanız gerekmektedir.

    Eğer, dosyalarla tek tek uğraşmak istemiyorsanız, KDE'de boot manager, Pardus altında "Açılış Yöneticisi" olarak geçen programı kullanabilirsiniz.

    Bunun için :

    25 Şubat 2011 Cuma

    Aldığınız bilgisayarda Windows dayatması. Peki nedir çaresi?

    Yeni bir bilgisayar aldınız, ve içinde windows sürümüyle beraber mi geldi? Elinizde zaten satın almış olduğunuz bir windows sürümü olabilir. Veya, özgür yazılımı destekleyen biri olarak, aldığınız bilgisayarda linux kullanmak isteyebilirsiniz. Yani, ihtiyacınız olmadığından, alacağınız bilgisayarın içindeki işletim sistemi için para ödemek istemiyorsunuz. Zaten, zorunda da değilsiniz. Peki, yasal olarak ne yapılabilir?

    Eğer siz de bunu merak ediyorsanız, daha önceden kazanılmış davalara bakabilir, davaları kazanmış kişilerle konuşabilirsiniz. Kişilere ve windowssuz bilgisayar elde etmenin yollarına aşağıdaki siteden bulabilirsiniz:

    http://www.mecburdegilsiniz.com

    20 Şubat 2011 Pazar

    NTV Spor Canlı, kesintisiz izleyin

    İnternettte birsürü canlı Tv yayını yapan site var. Fakat neredeyse tamamı, kesintisiz bir yayın sunamıyor. Eğer izleyeceğiniz kanal NTV Spor ise, kanalın kendi yayınını, kesintisiz izleyebilirsiniz.

    Link :


    http://www.ntvspor.net/canliyayin

    Taşınabilir özgür internet | Vodafone - Süper internet

    Özellikle Ocak ayında Vodafone un reklamını yaptığı bir kampanyası vardır. "Süper internet". Bu kampanyaya göre telefondan ve bilgisayardan rahat rahat internete girebilecektiniz. İşte şimdi bahsetmek istediğim, bu kampanyanın kullanılabilecek güzel yanları.

    Şimdi, vodafone bu kampanyayı  farklı ortam kullanıcılarını düşünerek yaptı.

    1. Bilgisayar kullanıcıları için süper internet
    2. Telefon kullanıcıları için süper internet
    3. Tablet bilgisayar kullanıcıları için süper internet

    Tablet bilgisayar (iPad) için senelik bir sözleşme gerektiğinden bu bizim işimize yarayan bir paket değil. Diğerlerine de birazcık bakacak olursak:

    4 Şubat 2011 Cuma

    Flac frontend run-time error '75' Path/file access error nasıl çözülür?

    Flac uzantılı bir dosyadan wav uzantılı bir dosyaya dönüşüm yapmak için FLAC frontend kullanıyorsanız, ve soldaki hatayı almışsanız, windows vista veya üzeri sürümde bir windows işletim sistemine sahip olma ihtimaliniz yüksek

    Çözüm için, programı yönetici olarak çalıştırmanız (run as administrator) yeterlidir. Nasıl yapacağım diyorsanız, uygulama simgesine sağ tıklayın ve yönetici olarak çalıştır deyin. Hepsi bu.

    flac dosyalarını mp3 e çevirmek, dönüştürmek (flac to mp3)

    Başlamadan şunlara göz atmanız yararınıza olabilir :
    1 - flac dosya uzantısı nedir?
    2 - flac uzantılı dosyalar nasıl çalıştırılır?

    Elinizde birsürü flac dosyası varsa, ve büyük boyutlarından dolayı bunları bilgisayarınızda tutmak istemiyorsanız, yapabileceğiniz en iyi yöntem kayıplı sıkıştırma yapabileceğiniz dosya türlerinde birine dönüştürmektir. wma, ogg gibi formatlar da seçilerbilir tabi. Fakat biz flac dosyasını mp3 dosyasına çevireceğiz.
    Başlamadan, download sitelerinin önerdiği dönüştürme programlarına bakmak isterseniz :
    - CNET'in en iyi Converter programları
    - TopTenReviews En iyi 10 Ses dönüşüm programı

    Yöntem 1 : Basit yöntem
    Bu yöntem için Free Flac to Mp3 converter isimli programa ihtiyacımız olacak.
    Programı indirip yükledikten sonra yapmamız gereken şey çok basit.
    Programı çalıştırdığınızda yukarıdaki gibi bir görüntüyle karşılaşmış olmalısınız (Windows'u Aero teması ile kullanıyorsanız, daha güzel görünüyor olması muhtemel). Daha sonra şu adımları gerçekleştiriyoruz :
    1. Add butonuna tıklayarak dönüştürmek istediğimiz FLAC dosyasını listeye ekliyoruz.
    2. Eğer yanlışlıkla eklediğimiz FLAC dosyaları varsa bunları seçerek Remove butonuna tıklayabiliriz. CTRL tuşuna basılı tutarak listeden çıkarmak için birden fazla dosya seçebilirir.
    3. Dönüştürülen Mp3 dosyalarının bilgisayarın neresini atıldığını seçeceğiniz adım. 
      • Eğer "Same" seçeneğini seçerseniz, listeye eklediğiniz FLAC dosyaları neredeyse Mp3 dosyalarını da oraya atar.
      • Eğer Other derseniz, dönüştürülen Mp3 dosyalarının tam olarak neredeki klasöre atılacağını seçebilirsiniz.
    4. Son olarak Convert to MP3 butonuna tıklayarak gıcır gıcır mp3 dosyalarına sahip olmuş oluyoruz.
    Bu kadar mı?
    Evet ilk yöntem bu kadar. Ancak bu yöntem mp3 dosyaları üzerinde gelişmiş ayarlar yapmaya izin vermiyor. Dosyanızın kalitesi, hangi codec kullanılarak mp3 dosyalarına çevireceği gibi ayarlar malesef programda bulunmuyor. Çevrilen dosya özellikleri şöyle oluyor  (Programın 1.versiyonu için) :
    • 208kbps (VBR)
    • 44100hz stereo
    Yöntem 2 : Basit ve güzel yöntem
    Bu yöntem için Free Audio Converter programına ihtiyacımız olacak.
    Free Audio Converter 18Mb boyuta sahip güzel bir converter programı. aac, ac3, aiff, ape, flac, m4a, m4b, mka, mp3, ogg, ra, ram, tta, wav, wma ses formatları arasında dönüşüm izni veriyor. Bizim kullanacağımızsa elbette FLAC - Mp3 dosyaları.

    Programın Kullanımı:
    1. Add Files : dönüştürülmek istenen FLAC dosyaları listeye eklenir.
    2. Output Name : dosyaların çıkış isimleri buradan düzenlenebilir. (Dosyaların önüne sonuna yazı, tarih girilebilir)
    3. Tags : mp3 dosyasının sanatçı verisi, parça başlığı... düzenlenebilir. Eğer FLAC dosyalarında bu veri zaten varsa, sizin dokunmanıza gerek kalmadan bu veriler otomatik olarak alınır.
    4. Save to : dönüştürülen mp3 dosyalarının kaydedileceği yer.
    5. Formats : eğer mp3 değil de başka formatlara çevirmek isterseniz buradan oynayabilirsiniz.
      • Format seçiminden sonra size sağ tarafta bir seçenek ekranı getirir. Buradan da kullanacağınız codec'i ve mp3 kalitesini seçebilirsiniz.
    6. Options : Programla ilgili ayarlar (Tema, dil ve işlem bittiğinde bilgisayarı kapat... gibi)
    7. Convert : Dönüştürme işlemini başlat.


    Yöntem 3 : Karmaşık, ince ayarlı yöntem
    Bu adım için şu iki program bizim ihtiyacımızı karşılayacaktır :

    İki program da açık kaynak kodlu olup, yapacağımız işlemleri ücretsiz ve kolay şekilde yapabileceğimiz programlardır.

    Flac kısmı (Flac to wav) :
    ** Vista veya Win 7 kullanıyorsanız, programı yönetici olarak açmanız gerekmektedir. Bunun için program simgesinin üzerine gelip, yönetici olarak çalıştır demeniz yeterlidir.
    1 - İndirdiğiniz Flac programını açın
    2 - Add Files diyerek .flac uzantılı dosyalarınızı programa ekleyin, eklediğinizde tümü soldaki çerçeve içerisinde listelenecektir.
    3 - Eğer sanatçı adı.. girmek istiyorsanız tag configuration'a girin
    4 - Alttan wav dosyalarının nereye çıkarılacağını seçin. Eğer değişiklik yapmazsanız .flac uzantılı dosyalarla aynı klasör içine çıkarılır.
    5 - Decode tuşuna basın ve bekleyin, gelen DOS ekranında flac dosyalarınızın wav dosyasına dönüşmesini izleyebilirsiniz.


     CDex Kısmı
    1 - CDex programını çalıştırın.
    2 - Options -> Filenames yolunu izleyin ve buradan mp3 dosyalarının çıkarılacağı klasörü seçin
    3 - Options -> Encoder e gelin ve Bitrate yazan yerden mp3 dönüştürülcek mp3 kalitesini seçin. Unutmayın ki, ne kadar yüksek bitrate seçerseniz, oluşacak mp3 dosya boyutunuz da o kadar büyük olur. Tamamen küçültüp, müzik zevkinin içine de etmemek gerek tabi.
    4 - Biraz önce flac ile çevirdiğimiz wav dosyalarının tamamını ekranın ortasına sürükleyip bırakıyoruz.
    5 - Select option for dropped files diye sorarsa, normalize + encode (resimde Kırmızı) diyoruz,, eğer böyle bir seçenek sunmazsa Convert WAV to Compressed File (resimde Mavi) diyoruz.Artık 2.adımda yolunu belirttiğimiz konumda tertemiz mp3 dosyalarımızı bulabiliriz. İyi dinlemeler :P

    flac dosya uzantısı nasıl açılır?

    flac uzantılı dosyaları (free lossless audio codec) açabilmek için elinizde flac codeki olmalıdır. Bu codec http://flac.sourceforge.net/ adresinde temin edilebilir. Eğer uğraşamam ben öyle diyorsanız bilindik şu iki programı da kullanabilirsiniz :

    VLC Player (VideoLAN)
    http://www.videolan.org/

    veya

    Winamp
    http://www.winamp.com/

    VLC Playerin son sürümleri ve Winamp'ın 5.5+ sürümlerinin tamamı flac dosya desteği vermektedir.

    flac dosya uzantısı nedir?

    free lossless audio codec (ücretsiz kayıpsız ses codeki) nin kısaltmasıdır. Peki ne işe yarar?

    Bildiimiz gibi ogg, wma, mp3 gibi son derece tanınmış ses formatları var. Bunlar sayesinde 700Mb boyutundaki bir audio CD deki şarkılar için sadece 30-40Mb yere ihtiyaç duyuyoruz. İnsan kulağı çok hassas olmadığından hissedemiyor belki, ama bu küçülmenin en büyük sebebi seste meydana gelen kayıplar.

    İşte tam bu noktada flac codeki devreye giriyor. Her Audio CD içerisinde 12 şarkı olduğunu düşünürsek, bu her şarkının kayıpsız şekilde yaklaşık 60Mb yer tutacağı anlamına gelir. .wav uzantılı dosyalar bu türden dosyalardır. flac dosyaları sayesindeyse yaklaşık %50 gibi bir sıkıştırmayla bu boyut 30Mb civarına düşmektedir.

    Windows Live Mail'in kaldırılması

    Windows live, live essential altında sunduğu ürünleri bir paket haline getirdikten sonra, bu ürünlere tek tek uninstall (kaldır) butonu koymaktan vazgeçti. Eğer windows live mail programını windows 7 bilgisayarınızdan kaldırmak istiyorsanız şu adımları izleyebilirsiniz.

    Bilgisayarım -> Program Ekle Kaldır -> Windows Live Essential üzerine tıklayatak Kaldır/ Değiştir diyoruz. Gelen pencereden "bir veya daha fazla windows live programını sil(Remove one or more Windows Live programs)" diyoruz.

    Gelen sayfadan Windows Live Mail'i seçiyoruz ve kaldır diyoruz.

    Program ekle kaldıra kısa yoldan ulaşmak içinse şu yolu izleyebilirsiniz :
    1 -(Windows Tuşu + R) tuş kombinasyonuyla çalıştır'ı açın
    2- appwiz.cpl yazıp enter tuşuna basın
    Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...